Konuşmak da tehlikelidir. İçte biriken sözcükleri boşaltmak. Hele konuşmayı bir kere unutmuşsan… Ya bir gün, bunca yıl kafamda biriktirdiğim sözcükler boşalıverirse? Çene kemiklerim açılırsa? Beynime üşüşen imgeleri durduramazsam? Ya eve, bir gün yirmi dakika gecikirsem?
“Bukağı”, bir ağır ceza yükümlüsünün kaçıp kurtulmasını engellemek için ayağına vurulmuş pranganın ucundaki demir halka da olabilir, yırtıcı bir kuşun evcilleşmesi için ayaklarına bağlanmış ipeksi bir mendil de.
Ama bukağı yüreğe vurulursa ne olur?
Tomris Uyar, ilk olarak 1979’da yayımlanan Yürekte Bukağı’da bir sıkıyönetim döneminde yaşamın her alanında yüreklerine bukağı vurulmuş kişileri ele alıyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.