Toroslar’ın bir köyünde doğan Saniye’nin zorluklar, engeller, imkânsızlıklar ve acılarla dolu öyküsü, aynı zamanda toplumumuzdaki birçok kadının da ortak kaderi. Saniye, ‘erkek gibi bir kız’ olup babasının gözüne girerek okula gitmeyi başarmıştı; ama tüm mücadelesine rağmen kocasının iç dünyasına girmeyi, onun can yoldaşı olmayı başaramadı. Kocası Saniye’yi kendinden hep uzak tuttu. Otuz yılı aşkın evliliğinde kendi adını kocasının ağzından bir kez bile duymayan Saniye, “Acaba ben gerçekten de yok muyum?” kuşkusuna kapıldı. Tüm duygularını ve özlemlerini şiire döktü. Sadece kendi için değil, bu ülkenin tüm kadınları için yazdı. Yoksam ben Varmışım gibi Canlıymışım gibi Neden acıyor yüreğim Yaş akıtıyor gözlerim. Saniye Çelik’le konuşmamı sanki rahmetli annem benden istedi. Dinlediğimde, Saniye’nin acıları, yalnızlığı, içinin burukluğu annem Zehra’nın yaşamını anımsattı. Ve bu kitap oluştu.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.